Ravel’in Bolero’su ve Mutluluk Üzerine
Yıllar önce aynı okulda çalıştığım bir arkadaşıma ikimizin de dersi olmayan boş günü olan Cuma günü müsaitsen geçmiş olsun ziyaretinde bulunmak isterim dediğimde “Cuma olmaz. O gün 20-30 yıllık çocukluk arkadaşlarımla yaptığımız günümüz var. Biz birbirimizin her şeyini biliriz. Aralarında yabancı biri olsun istemezler.” Demişti. Oysa onların bir kısmı da hemen hemen her gün benim atölyeme uğrayan kişilerdi.
Ben de farklı yerlerde farklı görev ve çalışmalarda bulunduktan ve oğlumu eğitimi için ABD’ye yolcu ettikten sonra bu şehre geri döndüm ve bu arkadaşımla yolda karşılaştık. O da emekli olmuştu. Hayat nasıl gidiyor diye sorduğumda “Nasıl olsun günü güne ekliyoruz. Aynı hamam aynı tas. Sen neler yapıyorsun?” dediğinde uzun uzun anlatacak vaktim yoktu. Web sitemden bilgi edinmesi için kartımı uzatacakken internet ve bilgisayar kullanıp kullanmadığını sordum. “ Yok canım, bir şeyi küçük yaştan öğrenmezsen sonradan olmuyor. Biz onları kaçırdık.” Dedi. Fark ettirmeden kartımı geri koydum ve öğrenmenin yaşı olmadığına inandığımı söyledim.
Karşımda duran, fark yaratacak bir şey yapmadan hep monotonluktan şikayet eden hayatına farklı hiç kimseyi almayan, farklı düşünce ve bakış açılarını anlamaya çalışmayan kendini değişime kapatmış statükocu bir insan modeliydi.
Etrafımız bunlarla dolu diyen sesinizi duyar gibiyim.
Hepimizin yaşam mücadelesinin tek ve ortak bir amacı var. O da mutlu olmak ve huzur içinde yaşamak. Hepimizin bu adrese giden yolu ve rolü farklı. Bizleri birbirimizden farklı kılan şey de bu yolculukta yaptığımız seçimler.
Mutluluğu şansa bırakmamak adına yedeğimizde mutluluk ve huzura programlı A, B, C planları olmalı ki yol planlarından biri bizi çıkmaz sokağa götürdüğünde orada mahsur kalmamak için B ve C planlarını uygulama şansımız olsun.
Bir de geçmişteki başarısızlıklara takılmak yerine şu anda hangi mutluluk ve sevgi hissini yaratacak seçimlere yönelebilirimi sorgulamak lazım diye düşünüyorum. Bu anlamda geçmişteki anıların olumsuz duygularını bertaraf etmede EFT desteği, güçlü yönlerinizi öne çıkartan yeni bir vizyonun bu gününüzü anlamlandıracak misyonunu tanımlamanıza yardım edecek yaşam koçluğu desteği de seçeneklerden bazıları olabilir.
Duygu düşünce ve bedeninizle aranızdaki etkileşim; mutluluk ve sağlığa zarar veren bir çatışmaya dönüşüp bağışıklık sisteminiz, dokularınızı düşman ilan eden hormon ve kimyasallarla size silah da çekebilir kulağa hoş gelen bir senfoniye de dönüşebilir.
Bu arada Ravel’in Bolero’sundan söz etmeden geçemeyeceğim. Aynı melodi 18 kez çalınıyor. Her tekrarda farklı bir enstruman katılıyor ve muhteşem bir orkestrasyonla final gerçekleşiyor.
Siz de yaşamınıza renk katacak, ruhunuzu besleyecek küçük farklılıklara, yaşamınızı kolaylaştıracak destekler ve sizi çeşitlendirecek, büyütecek yeni dostlara kapınızı açık tutarak monoton günlerinizi muhteşem finallere dönüştürebilirsiniz.
Mutlu, huzurlu, katılımcısı olacağınız bir yaşam diliyorum.